ÇOCUK REHBERİ DERGİSİ - Bebeğiniz Doğmadan Sizin Sesinizi Duyuyor

ÇOCUK REHBERİ DERGİSİ - Bebeğiniz Doğmadan Sizin Sesinizi Duyuyor

Bebeğiniz Doğmadan Sizin Sesinizi Duyuyor  
Uzm. Psikolog Burçin DEMİRKAN

Burçin DEMİRKAN – Uzman Psikolog
Yapılan bir araştırmada anne karnındaki bebeğe hikaye okunmuş. Bebek doğduktan sonra aynı hikaye yeniden okunduğunda bebeğin diğer seslerden daha farklı tepkiler verdiği ve daha ilgili olarak anlatılanları dinlediği izlenmiştir. Başka bir araştırmada bebeğin doğduğu ilk aylarda anne sesini diğer seslerden ayırabildiği izlenmiştir. Minik canların, yani sevgili bebeklerin dil gelişimi daha doğmadan başlıyor olabilir. O zaman çocuğun gecikmiş konuşma sorunu yaşamaması için anne babalar ne yapmalı?

1. Çocuğunuzun yaşına uygun seviyede konuşabilmesi bedensel sağlığının, dikkatinin ve yeteneklerinin birlikte gelişmesiyle olur. Dil gelişimi bir öğrenme sürecidir. Yeteneklerin ebeveynlerce pozitif yönde desteklenmesi bebek gelişimi için şarttır.

2. Araştırmalara göre çocuğun dil gelişimin anne karnında başladığı düşünülmektedir. Hamileyken bebeğe klasik müzik dinletmek ve bebekle sohbet etmek yararlıdır.

3. Hamilelikten itibaren bebeğin ve annenin kendini güvende hissetmesini sağlayacak sıcak ve güvenli bir anne çocuk ilişkisi çok önemlidir.

4. Mümkünse bebeğin normal doğumla doğması sağlanmalıdır. Bazı nörologlar normal doğumdaki süzme etkisinin dikkat gelişiminde olumlu etki yaptığını savunmaktadır.

5. Hamile annelerin ve bebeklerin düşme ve çarpma gibi durumları yaşamamasına dikkat edilmelidir.

6. Bebeklerin doğduğu andan itibaren işitme takibi yapılmalıdır.

7. Çevrede aşırı uyaran bulunması odaklanma sorununun sebeplerinden biri olarak görülebilir. Alışveriş merkezi gibi görsel uyaranın, ışık ve ses yoğunluğunun olduğu yerlere sık gidilmemelidir.

8. Beyin gelişiminin dikkat ve konuşma bakımından hazır olabilmesi için bebeklikten itibaren doğayla baş başa olunmalı ve erken çocukluk döneminde çocuğa hareket imkanı verilmelidir. Amerika’da doğa terapileri her geçen gün daha fazla önerilmektedir.

9. Okul öncesi dönemde bebekler ve çocuklar, bakım veren kişiyle her gün ortak etkinlikler yapmalıdır. Çocuğun yaşına uygun ahşap oyuncaklar, kavram kartları, resimli kitaplar, çocuk şarkıları tercih edilebilir.

10. Bebeklikten itibaren çocuğa kitap okumak, oyun grupları içine sokmak, konuşmaya teşvik etmek, çocuğa hareket imkanı vermek gerekir.

11. Bebek sos oyunları yapmaya başladığı andan itibaren onunla yüz yüze konuşmalar yapılmalıdır. Sesleri yanıtlanmaları ve konuşmaya teşvik edilmelidir.

12. Bebekler üç yaşına kadar bilgisayar ve televizyonla baş başa bırakılmalıdır. Bir program izletilecekse, bir yetişkin yanında olmalıdır. İzlenilen yayın hakkında çocukla konuşulmalıdır.

13. Bebeklikten itibaren reklam izletmek dikkati bozar. dikkati bozan tüm etkenler dil gelişimini olumsuz etkiler.

14. sıfır – üç yaş, bir çocuğun altın çağıdır. Anne pozitif bir ortam sağlayabiliyorsa, üç yaşına kadar anne bakımı tercih edilmelidir. Bakım verenin kim olduğuna karar verirken en önemli kriter, bakan kişinin kendi duygusunun stres ve kaygı gibi duygulardan uzak olmasıdır. Bir diğer kriter de çocuğun ihtiyaçlarını karşılarken annenin sevecen ve kabullenici olmasıdır.

15. İki yaşından itibaren oyun grupları, üç yaşından itibaren anaokulu dil gelişimi için çok yararlıdır.

16. Çocuğa ücretli bakıcı bakacaksa, bakıcının çocuğu güvende hissettiren biri olması önemlidir.

17. Ücretli bakıcının eğitim seviyesi ve kültürel seviyesi de önemlidir.

18. Erkek çocuklarda kız çocuklara göre gecikmiş konuşma görülme ihtimali daha yüksek olabilmektedir. Erkek çocuklar dil gelişimi konusunda desteklenerek farkı kapayabilir. Takip edilmelidir. Bu takip için sadece dil gelişimini ölçen Tifaldi (İfade Edici ve Alıcı Dil Testi) kullanılabilir. Genel gelişim testleri yeterli değildir.

19. Yaşına uygun dil becerileri geliştiremeyen çocuklar sosyal uyumsuzluk yaşayabilmektedir. Çevresiyle ilişkilerde çeşitli sorunlarla karşı karşıya kalabilmektedir. Okul döneminde ve hatta iş hayatında performans sorunları yaşayabilmektedir.

20. Gelişim süreçleri dikkatle incelenmelidir. 12. aya kadar babıldamayan, 18. aya kadar basit yönergeleri anlamayan, 2 yaşına kadar konuşmamış, 3 yaşına kadar cümle kurmamış, 4 – 5 yaşında basit öykü antalamayan çocuklar gecikmiş konuşma kapsamında değerlendirilerek takibe ve tedaviye alınmalıdır.

21. Dil sorunlarına erken müdahale edilmesi öğrenme güçlüğü, davranış sorunları ve öfke nöbeti gibi dil gelişimin gecikmesine ek olarak ortaya çıkabilecek başka sorunları da önleyebilir.

22. Dil gecikmesi çocuğunuzun bir yardım çağrısı olabilir.